Çocuk Koruma Kanunu Uyarınca Aşılar

Avustralya’da zorunlu aşılama uygulaması yerine devlet, çocuğunu aşılatan velilere ödeme yaparak mali teşvik sunmakta idi; ancak 01.01.2018 itibarıyla yürürlüğe giren bir kanun değişikliği ile çocukların aşılanması Avustralya’da da zorunlu hale gelmiştir.Avustralya’da zorunlu aşıları yapılmamış olan çocuklar anaokuluna ve ilkokula kabul edilmemektedir ve aşılanmamış bir çocuğu okula kabul eden okul yönetimine de para cezası uygulanmaktadır.

Biyotıp Sözleşmesi’nin 6/2.maddesine göre, “kanuna göre bir müdahaleye muvafakatini verme yeteneği bulunmayan bir küçüğe, sadece temsilcisinin veya kanun tarafından belirlenen makam, kişi veya kuruluşun izni ile müdahalede bulunabilir”.

Kanada’nın üç bölgesinde okula başlayabilmek için çocukların aşılanması gerekmektedir.
Aynı şekilde Amerika Birleşik Devletleri’nde de tüm eyaletlerde çocukların okula başlayabilmesi için aşılanmaları gerekmektedir; ancak, çoğu eyalet tıbbi, dini ve felsefi sebeplerle bazı kişileri aşılamadan muaf tutabilmektedir.

İtalya’da Temmuz 2017’de yürürlüğe giren kanuni düzenleme ile 10 adet aşı çocuklar için zorunlu hale getirilmiştir ve aşılanmayan çocuklar okula kaydedilmemektedir. Velilerin kayıt yaptırmak için okula aşı belgesini sunması zorunludur. Ayrıca aşıları yaptırmayan ailelere para cezası da öngörülmektedir. (https://www.thelocal.it/20170830/compulsory-italian-school-vaccinations-how-it-works)

Dünya Sağlık Örgütü’nün Avrupa’da ortaya çıkan büyük kızamık salgınları nedeniyle yaptığı uyarı üzerine, 2018 yılından itibaren Fransa’da da çocuklara yapılan zorunlu aşı sayısı 3’den 11’e
çıkarılmıştır14. Böylelikle Fransa, 11 aşı ile zorunlu aşı uygulamasını en geniş olarak uygulayan ülkelerden biri haline gelmiştir. Fransa’da Halk Sağlığı Kanunu uyarınca, çocukları aşılatmak velilerin sorumluluğunda olup, aşılanmayan çocuklar herhangi bir okul, günlük kreş, yaz kampı veya diğer çocuk topluluklarına kabul edilmez ya da devam edemez (Code de la sante publique, Article L3111-2.)

Sonuç
Aşılama faaliyeti ister rızaya dayalı, ister zorunlu olsun, bir tıbbi müdahaledir. Kural olarak tıbbi müdahale için müdahalede bulunulacak kişinin aydınlatılması ve rızası gerekir. Eğer tıbbi
müdahalede bulunulacak kişi küçükse, bu durumda veli ya da vasisinin rızası aranacaktır. Anayasa’nın 17’nci maddesine göre tıbbi zorunluluklar ve kanunda yazılı haller dışında, kişinin rızası olmadan vücut bütünlüğüne dokunulamaz. Söz konusu hükme göre, zorunlu aşı uygulamasının gerçekleştirilebilmesi için, bu uygulamanın kanunda açıkça düzenlenmesi gerekir. Türkiye’de çiçek aşısı dışında kanunda açıkça zorunlu olduğu düzenlenen bir aşı bulunmamaktadır.

  • Gerek Anayasa Mahkemesi kararlarında, gerekse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarında, zorunlu aşı uygulamasının kanuni dayanağının bulunması gerektiği vurgulanmaktadır.
  • Dolayısıyla Sağlık Bakanlığı tarafından zorunlu olarak yapılması düşünülen aşıların hukuki bir dayanağının olması, diğer bir deyişle kanunda açıkça ve ayrıntılı olarak düzenlenmesi gerekir.
  • Ayrıca, sadece zorunlu aşı uygulamasının değil, zorunlu aşının reddedilmesi durumunda uygulanacak olan idari yaptırımların da kanunda açık bir şekilde düzenlenmesi gerekir.
  • Sonuç olarak, idari kolluk yetkisi kapsamında, kamu sağlığını koruma amacıyla gerçekleştirilen zorunlu aşı uygulamasının esas ve usullerinin kanunda açıkça düzenlenmesi şarttır.
  • Aksi takdirde, söz konusu uygulama Anayasa’nın 17’nci maddesine, Avrupa insan Hakları Sözleşmesi’nin 8’inci maddesinin 2’nci fıkrasına ve İnsan Hakları ve Biyotıp Sözleşmesi ‘nin 26’ncı maddesinin birinci fıkrasına aykırı olacaktır.